ANASAYFA SİTEDE ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE İLETİŞİM

BİLGİLENDİRME:

Elbette altta ki isimlerin hepsini bir tutmuyoruz. Reddiye ve tenkit edilenleri bir kategori altında topladığımız için böyle uygun gördük.

HABER ARA


Gelişmiş Arama

GALERY

EN ÇOK OKUNANLAR

SİTEMİZE ZİYARETLER!

       
HADİSLERE TAKINTILI HALİS AYDEMİR

HADİSLERE TAKINTILI HALİS AYDEMİR

Tarih 30 Ocak 2021, 00:47 Editör Yönetici

HADİSLERE TAKINTILI HALİS AYDEMİR

DİYK ÜYESİ HALİS AYDEMİR: “HADİSLERE GÜVENEMEYİZ; BÖYLE HADİS DEĞİL AYET BİLE OLSA REDDEDERİZ! ALLAH, ‘SADECE BENİ DEĞİL, TÜM SÖZLERİ DİNLEYİN’ DİYOR!”

 

Kaynak videolar:

 

1- https://youtu.be/JGbm-gVCB8w

(Video konusu: “Hadislere nasıl yaklaşmalıyız”)

(Hadislere güvenemeyiz; böyle hadis değil ayet bile olsa reddederiz! Sözleri birinci videoda)

 

Yazıda belirtildiği üzere, videonun özeti:

 

“Hadisler üç dört kuşak geçtikten sonra yazıya geçmiş. Bu bakımdan hadislerin lafzından yorum oluşturamayız, hele hele itikadda ... (hiç delil alamayız).”

 

Videodan anlaşılan şu: Hadislerin metni sağlam olmadığından -adı mütevatir hadis bile olsa- hadislerden dini hüküm çıkarılamaz, yani dinde delil olmaz demiş oluyor.

 

Halbuki hasen ve sahih hadis dinde delil ve hükmü bağlayıcı olduğu gibi, mütevatir hadis de Kur’an ayeti gibidir; dolayısıyla, dinde delil olmak şöyle dursun, itikatta bile delildir.

 

2- https://youtu.be/Ma0uAIZJbLo 

(Video konusu: “Hadislere bakış açısı ve kritiği önemlidir!)

(Allah, ‘sadece beni değil, tüm sözleri dinleyin’ diyor, sözleri ikinci videoda)

 

------------------

 

“Hadis lafızları bize değişerek gelmiştir. Herkes aklında kalanı, kuşaktan kuşağa aktarmıştır. Böyle üç dört kuşak geçmiş, ondan sonra hadisler kitaplara geçmiştir. Bu lafızlara güvenemeyiz. Dolayısıyla hadislerin lafızları üzerinden din belirlenmez.

 

Örneğin;  “Fırka hadisi”, (ümmetim 73 fırkaya ayrılacak hadisi) şunlar yandı biz kurtulduk şeklinde bugünün anlamlandırılmasıyla ayet bile olsa redderiz. Hadisin sıhhatini ayrı konuşuruz. (Başka bir konuşmasında bu hadisin bir değer ve ciddiyetinin olmadığını, diğer bir videosunda da hadisin elek altı olduğunu söylüyor).

ان ربى لا يامر بالفخشاء

 

deriz” diyor, Halis bey.

 

—————-

 

Halis bey, bu fikirlerini kamüfle için çok yerde de doğru gibi laf eder. Oradaki ince zehri uzmanı bile anlayamaz. Burda biraz kalın kaçmış. Doçentlik zamanı, acemilik olmuş birazjık!

——————-

Videoda Halis bey ayrıca, Zümer,39/18 ayeti hakkında da yanlış ve çok sakat bir mana ile dinleyenleri yanlış yönlendiriyor.  Halis bey, ayetleri hep böyle kafadan yorumlayıp dinleyeni yanlış yönlendiriyor.

 

O ayet şu anlamda:

 

“Onlar sözü dinlerler, en güzeline uyarlar...” (Zümer, 39/18). 

 

Bu ayeti okuyup Halis bey diyor ki: “Bakın Allah, benim sözümü dinleyin, bile demiyor. ‘Her yere gir, herkesi, her sözü dinle, kendi içinde değerlendir, aklınla doğrusunu bul, onu kabul et ve ona uy!, diyor’“.

 

Halbuki ayet, fetret devrinde, kendilerine peygamber gelmeden önce, önceki kavimlerden birini Rasülüllüh as’a övmek için indirilmiş. Ki o kavim, bir peygamberin bulunmadığı o dönemde, çevreyi dinledikten ve sözleri değerlendirdikten sonra, Allah’ın varlığını birliğini kabul edip, ondan başkasına tapınmayı reddediyorlar. (Taberi, Camiu’l-Beyan, 9/7062).

 

Canabı Hak Peygamber Efendimiz’e bu kavmi haber vererek, onlardan övgüyle söz ediyor.

 

Fakat, Allah bir peygamberini gönderdikten sonra, vahiy gönderdikten sonra, dinlenecek başka bir şey yoktur ki! Herkes, mecburen, Allah’ın vahyini ve peygamberini dinlemek zorunda. Ona ters olanında reddetmek zorunda!

 

“Dur hele! Şunu da dinleyeyim de Allah’ın veya peygamberinin sözünü bir test edeyim, doğru mu söylüyor?” demek ne demek arkadaşlar? Müslüman nezdinde böyle bir g....luk olabilir mi hiç?

 

Müslüman’ın kelime anlamı bile, Allah’ın indirdiğine gönderdiği peygambere teslim olmuş kişi demektir.

 

Hz. Peygamber (as) Efendimiz ve Kur’an geldikten sonra başka arayış, zaten sapıklıktır. Daha ne dinleyip de tartacak ve hangi beğendiğine gidecek ki? Bu çok tehlikeli bir şey!

 

“En güzel söz”, “en doğru yol” belli değil mi de insan kafasına göre arayışa girecek de; tesadüfen hakkı bulacak?

 

 “Bu kuran en doğru yola iletir” buyurmuyor mu ayet? Sözlerin en güzelinin, kelamullah olduğu belli değil mi?

O zaman daha neyi ölçüp biçerek karar vereceksin?

 

Yine ayette, “İslam’dan başka yol arayan kimseden zırnık kabul edilmez ve o ahirette hüsrana erenlerden olur” buyurulmuyor mu?

 

Bir de Halis beyin söylediğine bakın ki; O’na göre Allah, “benim sözümü dinleyin” bile demiyormuş, “her sözü dinleyip beğendiğimize, sözün en güzeline uyun”, diyormuş, haşa ve kella!

 

Böyle bir ifade, gökleri çatlatır!

 

Hak apaçık dururken aramaya girince, hakkı bulabilmenin garantisi var mı? Ya bulamaz da batıla takılırsa?

 

Nitekim öyle de olmuyor mu? Sapıtanlar, haktan sapanlar aklıyla ve çevreyi de dinleyerek sapıtmıyorlar mı?

 

Halis beyin dediği gibi arayıp, farklı sözler arasında insan mutlaka hakkı bulabilecek olsaydı, yeryüzünde bir tek kafir olmazdı!

 

Ve insanın kendi aklı, tek başına hakkı bulmaya yetseydi, vahiy de peygamber de gelmezdi.

 

AYETİN ASIL ANLAMI: Ayet, aradaki “lam-elif” durağıyla önceki ayete (Zümer, 17) bağlı. Önceki ayet ise, Tağut’tan (Şeytan’dan ve Allah dışında her şeyden) kaçınıp, Allah’a kul olarak ona yönelenlerden söz etmekte ve “böylesi kullarıma mücdele” diye bitmekte. 18. ayette bu kulların ikinci sıfatı gelmekte.

 

Peki; tağuta kulluktan kaçınıp Allah’a kul olanın ve ona yönelenin, bundan sonra imana aykırı başka sözlere kulak vermesi ya da çeşitli sözler arasında hakkı aramaya yeltenmesi mümkün mü?

 

“Sözü dinler en güzeline ittiba eder” ayetiyle kasdedilen de; dinde en faziletli olan ve sevabı daha çok olan ameli tercih etmesidir (Zemahşeri, Keşşaf, 90, 91).

 

Mesela, mubahla mendubun karşısına çıktığı bir durumda, mendubu tercih etmesi; mendupla vacibin karşısısına çıktığı durumda da vacib olan ameli tercih etmesi gibi (Zemahşeri, Keşşaf, 90, 91).

———-

 

Halis beyin bu vb. yaklaşımlarının iyi niyetlilikle bağdaştırılmasının imkan ve ihtimali yoktur. Zira kendisi Kur’an’ı avucunun içi gibi bilmektedir...

 

Çok çok tehlikeli bir durum vaziyetleri...

 

Gözünüzü açın beyler! Dünyanızda neler olup bittiğinin farkına varın lütfen!  Yoksa biz, dinin yanında dünyayı öncelediğimiz sürece başımız beladan kurtulmaz. Herkes, “şurda şu, burda bu var” diyor da din üzerinde hangi oyunların oynandığına hiç nazar etmiyor!

 

Öbür birileri böyle zihniyete sahip adamları, halkla buluşturup daha çok zehirlemek ve kadın erkek karmakarışık hale getirmek için “cami projesi’ hazırlamış! Kadın, caminin merkezine konacakmış!...

 

Yahu kardeşim, senin din diye bir derdin varsa, önce diyanet ilahiyat ihl ne hale geldi, bu profile baksana! Yoksa, siz de o anlayışa çanak tutanlardan mısınız?

 

Evet! Halis bey gibi tipler, özel olarak DİYK ÜYESİ seçtiriliyorlar, akla hayale gelmedik düzenbazlıklarla!.. Belki kendilerinin bile o düzenlerden haberleri yoktur. Onlara sadece “şuraya müracaat edeceksin” deniliyor!..

-------

Fırka hadisi sahih mi videosu

1- https://www.youtube.com/watch?v=dgXjMPU_Z8w&feature=youtu.be

proğram, 5 tane sahih isnad var diyor. Gibi gözükse de kabaca bakarsak,

İbn mace, camiul kebir vd. müstedrek

Buhari müslimde yoksa bir hadis, ilk sahihler gurbunda değildir.

Buhari müslümde olmayan hadise bu durum bir mertebe kaybettirir.

İbn Mace de var, diğer kütübi sittede yoksa, bu diplerde bir yerlerde bir durumda demektir.

İbn hibban’da da yok gördüğüm kadarıyla. /diğer vidoda, bu hadisi ibn hibban’dan okuyor.  

Gördüğüm kadarıyl kütübi sitte içerisinde sadece ibn macede gözüküyor hadis

İbn hibbanda bile yok

itibar edilecek, ciddiye alıncak bir hadis olarak görmüyorum hadisi, isnad açısından değeri.

Geçmiş Ümmetlerin tefrikaya ayrılması kuranda da var, ama fırkaların sayısı hakkkında, rasülüllah aidiyeti çok güçlü diyemiyorum.  

 

———-

 

 

2- https://www.youtube.com/watch?v=RaARNCL3aQ0

elek altı hadis, fırka hadisi ibn hibban da başka birr hadis, re’ye tutunanlar

ihtilaflar zamanında sünnete ve hulafai rasşiiidin sünnetine tutunun. Hadisi.

Dk. 15: Hulafai raşidine tutunma konusunda, “onlar hakkında vahyin kontrolü yoktu, bizim için nasıl bağlayıcı olabilir ki bigi sorular üretebilrsiniz burada” diyor…

 

(hadislere güvenemeyiz : https://www.youtube.com/watch?v=ODF5dMd9QcA

Bu haber 5328 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit




HALİS AYDEMİR

HALİS AYDEMİR GENÇLERE MEZHEPSİZLİK Mİ ÖNERİYOR!

HALİS AYDEMİR GENÇLERE MEZHEPSİZLİK Mİ ÖNERİYOR! HALİS AYDEMİR GENÇLERE MEZHEPSİZLİK Mİ ÖNERİYOR!

HALİS AYDEMİR İSLAMOĞLU İLE AYNI KAFA MI?

HALİS AYDEMİR İSLAMOĞLU İLE AYNI KAFA MI? HALİS AYDEMİR İSLAMOĞLU İLE AYNI KAFA MI?

(c) 2014 - 2016 Bu web sitemizle biz kesinlikle bir inanca ve kişilere saldırı yapmıyoruz. Bu tamamen inandığımız değerlere, inanca saldıran bir zihniyeti deşifre ve bilgilendirme amacıyla, kaynak ve yorumlara dayalı özgür ifadenin savunulduğu bir web sitesidir. Olmamasını düşündüğünüz sayfa ve nedenlerini bize göndermeniz halinde, değerlendirip gerekli işlemi yapacağımızıda buradan bildiririz. Kaynak göstermek şartıyla alıntılar yapılabilinir! Reddiyeler.com - Ehli sünnet itikadı üzerine yazılan faydalı yazılar..
RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Alt Yapy: MyDesign